Thursday, January 16, 2014

Why Women Are Interested in Fashion More Then Men?

Fashion defaults to the feminine. Although literature / art tend to default to the masculine and we need to define exceptional cases like 'women authors / artists'; fashion and femininity seemed as bound together, therefore we talk about 'men's fashion'. A noteworthy statistic suggests that in the pre- and post - Industrial Revolution era until 1960's in Europe (both in cities and rural areas) a man spends more on clothes, compared to his wife. After 1960's women's clothing expenses increases, now women's clothing shopping budget is larger than men's.

In the post - Industrial Revolution era (and after the post-war trauma, too) the term fashion takes its today's meaning. Formerly fashion had the meaning of a restrictive and hegemonic costume culture, in which people had to dress up according their social statuses and the colours, materials and accessories which can be used were fixed for different events & seasons. That sense of fashion doesn't contain any creative process. Fashion in today's terms broke down these rules and a certain clothing isn't refering to a specific social class anymore. Every piece of clothing has its own meaning (might has different meanings in different cultures, because of the various cultural aspects) and they are like a number from a whole code, which can be perceived after an examination of the whole look. Fred Davis says that 'what we wear, including cosmetics, jewellery and coiffure, can be subsumed under the general notion of a code.'(*)

According to recent psychological studies, women are more inclined to decode rather than men. While men do not care much about the impression they have through non-verbal communication and prefer information exchange which happens face-to-face or through advertisements, women work better with synthesis of visual and verbal datas. And this ability of decoding affects women's consumer behaviour for fashion.

-

Neden Kadınlar Modayla Daha İlgilidir?

Moda, feminen niteliğe sahip bir kavramdır. Edebiyat, sanat veya benzeri alanlarda 'kadın yazarlar / sanatçılar' söz konusu olsa da, moda kadına mal edilmiş bir alandır, gerekli durumlarda 'erkek modası'ndan bahsedilir. Dikkat çekici bir istatistik olarak, Sanayi Devrimi öncesinde ve 1960'lı yıllara kadar sonrasındaki dönemde de Avrupa'daki (şehirdeki ve kırsal kesimdeki) ailelerin evin erkeğine ayrılan giyim bütçesi, kadına ayrılan rakamdan kayda değer oranda yüksektir. Ancak 1960'lı yıllardan itibaren durum tersine çevrilmiş, kadınların giyim harcamaları erkeklere oranla ciddi anlamda bir artış göstermiştir. Bu durum günümüzde de farklı değil. 

Sanayi Devrimi'nden sonra (savaş sonrası süreç de atlatıldıktan sonra) moda bugünkü anlamını kazanmıştır. Daha önceki çağlarda söz konusu olan moda anlayışı, bireyi kısıtlayıcı ve hegemonik sınıf modasıdır. Sınıf modasına göre, kişi sahip olduğu sosyal statüye uygun giyinmelidir; sınıflar arası farklılıklar belirgindir, mevsimlere göre tercih edilecek renkler, kumaşlar ve aksesuar seçenekleri bile kesinleştirilmiştir. Sınıf modasının yaratıcı bir yanı yoktur. Günümüzdeki anlama sahip olan moda ise bu kalıpları kırmıştır, giyim tarzları daha bireysel hale gelmiş ve tam da bu özellikle beraber kişinin kendini ifade etme yollarından biri olmuştur. Kıyafetler, birer şifreleme sistemi gibidir. İçinde bulunulan kültürün de etkisiyle her bir parça, belli bir anlam kazanır; şifrenin bir rakamı gibidir - söz konusu kişinin giyimini tepeden tırnağa inceleyerek belli bir sonuca varırız. Fred Davis'in de belirttiği gibi; makyajımız, aksesuarlarımız ve saç stilimiz de dahil olmak üzere tüm giydiklerimiz, genel bir kodun alt-kavramlarını oluştururlar.

Son dönem psikolojik incelemeleri incelendiğinde, kadınların modanın sunduğu ve trendlerle giderek çeşitlenen kodları deşifre etmeye erkeklerden daha yatkın oldukları ortaya çıkmıştır. "Araştırmalar erkeklerin seçici bir biçimde ve örneğin reklamlar ve yüz yüze temaslar yoluyla bilgi edinmeyi yeğlediklerini ve özellikle sözsüz iletişim yoluyla edinilen bilgiyi pek önemsemediklerini göstermektedir. Erkeklerin aksine, kadınlar farklı veri çeşitlerini bir araya getirerek, hem görsel hem de sözlü malzemelerde saklı çok çeşitli ipuçlarını sentezler. Buna bağlı olarak, postmodern moda bağlamının talep ettiği yüksek kod çözme yeteneği kadınlarda daha fazladır ve bu da giyim davranışında kendisini gösterir." (*)

Kaynaklar / Bibliography:

(*) Alison Bancroft - Fashion and Psychoanalysis
(*) Diana Crane - Moda ve Gündemleri / Fashion and Its Social Agendas

1 comment:

selinocal said...

tebrik ederim ilk yazın çok güzel olmus optum